Amniyosentez Nedir?
Anne karnındaki bebeğinizin içinde bulunduğu amniyon sıvısında, bebeğin derisi, bağırsakları, genital ve üriner sistemine ait hücreler yer alır. Amniyosentez işlemi, ultrason eşliğinde ince bir iğne ile bebeği çevreleyen amniyon kesesine girilip, yaklaşık 15-25 ml sıvı alınması işlemidir. Bu uygulama sırasında uzmanlar, iğnenin fetüse, plasentaya ve kordona zarar vermemesi için titizlikle çalışır.
Amniyosentez, anne karnındaki bebeğin genetik sorunlarının belirlenmesi için kullanılır. Özellikle tarama testi sonucu anormal çıkan bebeklerde, ileri anne yaşında, ultrasonografide belirlenmiş yapısal anomali varsa, anne veya babada bilinen kromozom bozukluğu taşıyıcılığı mevcutsa fetüsün karyotipi (kromozom yapısı) değerlendirilir.
Hangi Durumlarda Tanı Amaçlı Yapılır?
Amniyosentez sonucunda elde edilen sıvıdaki fetüse ait hücreler incelenerek kromozom anomalileri araştırılır. Bu işlem:
- Sadece kromozomal sorunlar için değil, gebeliğin ilerleyen haftalarında bebeğin akciğer gelişiminin saptanması
- Anne-baba arasındaki kan uyuşmazlığının bebeği etkileyip etkilemediğinin ölçülmesi
- Amniyon kesesi yırtılma şüphesi varsa kesin tanının konması
- Amniyon sıvısının aşırı artması veya azalması gibi durumlar
amacıyla da yapılabilir.
Amniyosentez genellikle 16. gebelik haftası sonrası uygulanır. Daha erken haftalarda yapılan işlemlerde komplikasyon oranı belirgin şekilde artar.
Amniyosentez Ne Zaman Önerilir?
Eğer bebeğinizde kromozomal, genetik veya yapısal bir bozukluk riski saptanırsa amniyosentez önerilir. Bu riskin artma nedenleri arasında:
- 35–40 yaş üstü gebeliklerde kromozom hastalığı olasılığının artması
- Daha önceki gebelikte kromozom, yapısal ya da genetik bozukluk hikayesi
- Tarama testlerinde (ikili veya üçlü test) yüksek risk saptanması
- Anne-baba veya ailede genetik hastalık taşıyıcılığı (frajil-X sendromu, metabolik hastalık, Akdeniz anemisi gibi)
bulunur.
Amniyosentez, bu durumlarda kesin tanı amacıyla önerilmektedir.
Uygulama Sonrası Süreç ve Olası Sorunlar
Amniyosentez sonrası çoğu anne adayında işlem yerinde hafif ağrı veya kramp oluşabilir. Bu durum, ince bir kan alma iğnesinin cilde batırılmasıyla hissedilen hafif bir rahatsızlık gibidir.
Bunun yanında:
- Az miktarda lekelenme tarzı vajinal kanama
- Hafif su gelmesi
- Çok nadiren kramp artışı
yaşanabilir.
İşlemden sonra birkaç saat dinlenmek ve ağır fiziksel aktiviteden kaçınmak önemlidir.
Amniyosenteze bağlı düşük oranı 1/200 ile 1/300 arasında değişmektedir.
Önemli Bilgilendirme
35–40 yaşın üzerinde doğum planlayan anne adaylarının mutlaka gebelik tarama testlerini yaptırması ve gerekiyorsa amniyosentez yaptırması önerilmektedir. Bu sayede genetik anomalilerin erken tanısı ve gebelik yönetimi mümkün olmaktadır.